geçmişini anlatmak

"birine tüm geçmişini anlatmak, ona seni seviyorum demekten daha zordur aslında.. bazıları bunu yapar; alır tüm geçmişini avucuna bırakır" (bkz: leyla ile mecnun)

suana kadar kımseye o muazzam hakkı tanımadım, umarım tanımam da

hiç tanımadığım ve bir daha karşıma çıkmayacak birine her şeyi anlatmak isterdim.

sesin titrer, gözlerin dolar sonra bi bakarsın meğer atlatmışsın her şeyi. keşkelerle iyikilerle geçmiş gitmiş.

genelde anlatmam,anlatirsam da skipleyerek anlatirim..

yanlış kişiye anlatırsanız, aleyhinizde delil olarak kullanılacaktır.

sonunda geçmişini sikeyim diye biten konuşma

kimseye nasıl yara aldığımi nasıl düşe kalka bugunlere geldigimi anlatmadim, anlatabilecegim icimdeki harabeyi dokebilecegim birini bulamadigimdandir belki de

sanırım öğrendim her şeyin herkese anlatılmayacağını. eskiden, küçükken en ufak seyleri bile tutumaz içimde anlatırdım. galiba büyüdüm.

eskiden anlatmazdım bende saklıydı. şimdi sakladığım şey benden gitti, rahat rahat anlatıyorum. aslında anlatılcak bir olay da yok gibi o yüzden yine anlatmıyorum. her neyse 421 e üst oynadım tutar mı ?

sana güveniyorum lafından bin kat daha değerli olan bir olaydır

bu konuda askerlik anıları başı çekiyor galiba

"eski sevgilim çok iyi sürtündüğümü söylemişti" diyecek kadar da rahat olmamak gerekir.

belki de zaman zaman yapılması gereken şeydir. içinde, aklında, kalbinde gizlediğin geçmişin izlerini öyle bir zamanda, öyle bir insanla paylaşmalısın ki; senin gösterdiğin cesareti o da gösterip onları unuttursun, yara izlerini silsin.. çok darbe aldım, çok kötü günler yaşadım, sen artık demirlediğim limansın ve bunları bilerek beni sar diyebilmektir. bunun sonrasında yaşanacak günler daha güzel, daha anlamlı ve ufak tefek şeylere takılmadan olacaktır. hepimiz insanız, geçmişin izlerini taşır onlardan ders çıkartırız, hata yaparak öğreniriz..mühim olan geçmişte kalıp geleceği harcamamak..

ne kadar zorlarsan zorla hiç bir zaman istediğin gibi olmaz sen o anı tekrar yaşarsın ama karşıdaki sana götüyle güler,ne yaşadığımızı anlayamayacaklar....

o ne büyük cesaret o ne büyük rahatlama

bende suçluluk duygusu yaşatıyo

sık sık zevkle yaptığım. övündüğümden değil, garip olduğundan.

abi 20 yaşına geldim 185boy 120 kiloyum ama geçmişimi anlatınca ağlamadan edemiyorum

yaralarını açmak resmen o insana. "bak bunlar benim acılarım, kabuk tutmuş yaralarım" demek. böyle bakıyorsam etrafa ya da böyle bi insansam nedenleri bunlar diye önüne sermek her şeyi. ama çok zor bir şey. sanki babandan dondurma istemişsin, dayanamayıp almış sana annenden gizli tabii. tam yerken bi şey olmuş -bi ani fren sesi ya da bir korna sesi- irkilip düşürmüşsün dondurmayı. o asfalttaki dondurmaya bakarken nasıl çaresizsen öyle hissediyorsun açtığında birine kendini.

biraz önce yaptığım bi eylem cok zor abi ya tekradan yaşadım herseyi.. hatta bazı unuttuğum detaylar aklıma üşüştü..

"herkes hikayesini gülerek anlatırken küllüğü önüme çektim"

gözleri dolu doluyken dudaklarda buruk bi gülümsemeyle anlatılır. ama ters anlamayın, gözlerdeki yaş mutlu günlere, dudaklardaki gülümseme çekilen acılaradır.

kelimeler bogazina dizilir yutkuna yutkuna anlatmaya calisirsin. gozlerin dolar ama yuzunde buruk da olsa bi gulumseme olur. bunu anlatmak mi daha zordur yoksa bunu anlattigin kisiye guvenebilmek mi orasi tartisilir. lakin boyle biri bulduysaniz birakmayin derim. birine icini acmak, butun zaaflarini ortaya dokmektir.

-anılar anlatılınca bitmez mi? +anılar anlatılınca,acıtır.

herşeyi yeniden yaşamak zulüm sadece

anlatırken her şey güzel gibi ama konuşma bitince garip bir pişmanlık mı desem ışte öyle bir his. sanki yıllardır özenle üzerine toprak attığın içindeki ölüleri gün yüzüne çıkartıyor gibi.

o kadar çok anlatırsın ki sana değer verip dinleyeceklerini sanarsın. birincisin de hayal kırıklığı yine de pes etmezsin belki bu hisseder beni dersin anlatırsın,hayal kırıklığı. bu yüzden anlatmayı bırakmak en rahatlatıcı.

lan her cümlenin sonunda içine dünyayı alırcasına iç çekiyorsun

hayatımda yaptığım en büyük yanlış olmuştu geçmişimi anlatmak bu yüzden sevdiğim kızı kendimden çok sevdiğim kızı kaybettim ben siz siz olun geçmişinizi açmayın sevdiğinize

böyle hiç tanımadiğım bir insanin yanına oturup bütün geçmişimi anlatasım var. (bkz: galiba çok film izliyorum)

samimi olmadığınız kişilere yapılmaması gereken eylem. hatta kimseye yapılmaması gereken eylem de neyse. sonra geçmişinizi size karşı kullanırlar. bir de gizeminizi kaybetmiş olursunuz. siz bırakın anlatmayın. onlar isterlerse anlarlar.

hiç tanımadığınız veya karşılaşmayacağınız random birine rahatlıkla anlatabilirsiniz size karşı kullanamaz.